Murano Adası
Venedik’ te ayak basmadık tek toprak parçası bırakmadık 🙂 Artık diğer adalara da gidebiliriz.
Rengarenk evler birbiri ardına sıralanmış, şirin mi şirin bir adacık burası. Nereye baksam, nerenin fotoğrafını çeksem diye şaşıp kalıyorsunuz.
Murano adası Venedik’in kuzeyinde yer alan bir adacık. Cam işlemeciliği ile ünlü bir ada. Bir cam mağazasına girdiğinizde lütfen dikkatli olun 🙂 Kırayım falan demeyin oldukça pahalı parçalar 🙂 Bazı mağazalar var ki Çin mallarını da araya sıkıştırmış. Zaten bunlar kendilerini belli ediyor. El işlemesi olan camlar ise kalitesi ile kendini gösteriyor.
Peki bu adaya nasıl gideceksiniz. Yüzülüp geçilecek bir yer değil 🙂 Venedik San Marco Meydandan kalkan Vaporetto hatlarından biri ile gidebilirsiniz. Bu hatlar ACTV’nin LN; DM; 41 ve 42 nolu vaporettoları. Size tavsiyem LN hattını tercih edin. Önce Murano’ya gidip biraz gezin sonra iskeleden tekrar LN hattına binip Burano’ya geçin. Sonra aynı hat ile Venedik’e dönebilirsiniz. Ekonomik olması açısından da 12 saatliği 18€ olan bileti tercih edin.
Murano’da cam işçiliğinin ünlü olmasının hikayesi şöyleymiş. Venedik Cumhuriyeti cam işlemeciliğinde oldukça ileri düzeydeymiş. Fakat şehirde camlardan dolayı çıkacak olan yangınlardan korktukları için tüm camcılar Murano adasına zorunlu olarak taşınmış. Böylece ünlü camcılık mesleği Murano adası ile ünlenmiş.
Murano’da Museo Del Veyro adında bir cam müzesi var. İlginiz varsa böyle şeylere bence ziyaret etmelisiniz.
Cam mağazalarını gezerken zaten müze gezmiş kadar oluyorsunuz. İlginç ve harika renkleri olan camların fotoğraflarını çekmekle bitiremedim. Camcı dükkanına giren fil misali fazla dolanmadan çıktım 🙂
Murano sevimli bir ada. Minik bahçeleri olan sevimli evler. Evlerin önünden geçen şirin bir nehir. Nehirde sıralanmış bir sürü kayık. Fotoğrafçılar için çok güzel bir mekan tavsiye ederim 😉
Burano Adası
Bu ada bence Murano’dan çok daha güzel 🙂 Rengarenk güzelim evler birbiri ardına sıralanmış, şirin mi şirin bir adacık Murano..Nereye baksam, nerenin fotoğrafını çeksem diye şaşıp kalıyorsunuz.
Nehrin sağında ve solunda birçok hediyelik eşya satan ufak dükkanlar var. En çok porselen evleri sevdim. Burano adasındaki evleri porselenden yapmışlar. Ve raflarda sıralanan yüzlerce rengarenk ev. Tanesi 20€. İçim kaldı onlarda. Bir daha gidersem 5-10 ev alacağım 🙂
Nehir boyunca yürürken burnuma güzel kokular geliyor. Bir de bakıyorum pastane. Burano adasına özgü ada kurabiyesini mutlaka denemelisiniz.Hatta oradaki tüm hamur işlerini deneyin 🙂 🙂
Kanal boyunca evlere bakıyorum. Bu kadar farklı renk bir arada. Acaba senin evin sarı benimki kırmızı olsun diye kura falan mı çektiler :))Ya sevmediği renk geldiyse 🙂 Evlerin renklerine öyle kaptırmışım ki kendimi bir baktım gruptan kimse yok yanımda 🙂 Bir koreli arkadaş edindim. Birbirimizin fotoğraflarını çektik köprüde 🙂 Seviyorum bu Korelileri :))
Bu adanın dantelleri de baya meşhurmuş. Adına Lefkare diyorlar. Yani hem dantel hem nakış. Bu nakış Kıbrıs’a kadar gitmiş. Leonardo Da Vinci bu nakışı Kıbrıs’ta görmüş ve alıp Milano’daki Milano Katedral’inde kullanmış. Last Supper tablosunda da nakışın resmini çizmiş. Dantelin yolculuğuna bir bakın. Gerçekten ilginç. Mağazalarda çok fazla dantel var. Dantel bir elbise beğendim fiyatı 200€ :)) Dantel müzesi de vardır şimdi bunların diye dalga geçerken gerçekten de olduğunu öğrendim 🙂 Museo Del Merletto bir dantel müzesi. Örnek falan çıkaracaksanız uğrayın bence 🙂
Adalar bu kadar değil tabi. Zamanınız varsa diğer adalara da uğrayın. Hepsi aynı hat üzerinde.
Geziniz Bol olsun